20 Ekim 2016 Perşembe

ÇOCUKLARDA GENİZ ETİ VE BADEMCİK SORUNLARI

Çocuklarda geniz eti ve bademcik, solunum yolunu tıkayarak ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Uyku apnesi, kalp ve akciğer yetersizliğine kadar ilerleyebilen bu rahatsızlıklar, kısa süreli modern tedavilerle kontrol altına alınabiliyor.

Bademcik ve geniz eti çocuğunuzun rahat uyumasını engeller

Geniz eti ve bademcik 2-5 yaş arası büyüyüp 5 yaş civarı en rahatsız edici düzeye ulaşmaktadır. 8 yaşından sonra geniz eti ve bademcik yavaş yavaş küçülmeye başlar. Solunum yoluyla vücuda giren mikroplarla mücadele ilk bu noktalarda başladığı için halk arasında bademcik ve geniz etinin alınmasının zararlı olacağına inanılmaktadır. Her ne kadar mikroplarla mücadele bu lenf dokularında başlasa bile enfeksiyon riski de taşımaktadır. Geniz etinin hava yollarını tıkayacak kadar büyümesi ya da “öpüşen bademcik” adı verilen bitişik durumdaki bademcikler çocuğun gece huzursuz uyumasına neden olmaktadır.  

  • ·         Çocuk gece sık uyanıyor ve idrara çok kalkıyorsa
  • ·         Uyku sırasında sürekli hareketli ise (huzursuz uyku)
  • ·         Altına kaçırmaya başlamışsa
  • ·         Uykuda nefesi kesiliyorsa (uyku apnesi)
  • ·         Konuşma bozukluğu ve yutma güçlüğü oluyorsa
  • ·         Alerjik yapısı varsa ve sık enfeksiyon geçiriyorsa
  • ·         Çocukta uyku bozukluğuna bağlı dikkat eksikliği ve okul başarısızlığı başlamışsa
  • ·         Fiziksel olarak büyümede yaşıtlarına göre geride kalmışsa


Geniz eti ve bademciğin yararından çok zararlı olmaya başladığı bu durumlarda alınması yararlıdır.

Çocuğunuzun uykusunu videoya kaydedebilirsiniz

            Çocukların özellikle gece uykuları yakın takibe alınmalıdır. Çocuğun uykuda ağzının açık uyuyup uyumadığı, horlama ya da hırıltılı nefes almalar belli periyodlarla kontrol edilmelidir. Bununla birlikte çocuk uykuda nefesini tutuyorsa, dudaklarda morarma varsa en kısa sürede bir uzmana başvurulması gerekmektedir. Geniz eti ve bademciklerin büyük olduğu durumların uyku apnesine yol açabileceği unutulmamalıdır. Doktora gitmeden önce çocuğun uyku anının videoya alınması teşhis açısından önemli bir ayrıntıdır.

Akciğer ve kalp sorunlarına neden olabilir

Geniz eti ve bademcik büyümesi zamanla kontrol altına alınmazsa ilerleyen aşamalarında çocukta uyku apnesi görülebilmektedir. Geniz eti ve bademcik büyümesi sonucu yaşanan uyku apnesi bir anda meydana gelmediği için dikkatli anne babalar sorunu en başta fark edebilmektedir. Uyku apnesiyle birlikte çocukta akciğer ve kalp sıkıntıları da görülebilmektedir. Akciğer hastalıkları ve kalp yetmezliğine kadar gidebilen rahatsızlıkların haricinde çocuğun yüz yapısında bir takım değişiklikler yaşanabilmektedir. Solunumun yeterli olmadığı durumlarda ağız sürekli açık, alt çene ileri uzarken dudaklar da yukarı doğru büzüşebilmektedir. Dişlerin üste doğru yükselmesiyle çocuklarda zihinsel  özürlü görünümü oluşabildiği durumlar erken müdahaleyle düzeltilebilmektedir.


Çocuğunuz baş ağrısından şikayet ediyorsa…

Geniz eti ve bademcik yüzünden gece uykusunu iyi alamayan çocuklar gün içinde baş ağrıları yaşayabilmektedir. Gündüz sürekli uyku halinde olan çocukların okul hayatlarında da başarısızlık göze çarpmaktadır. Dersleri anlamamaya başlayan bu çocuklarda dikkat eksikliği, davranış değişikliği ve hiperaktivite de görülebilmektedir. Ayrıca büyüme hormonu en fazla uykuda salgılandığı için gece iyi uyuyamayan bu çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimi de yavaşlamaktadır.

Çocuk kısa sürede oyun oynamaya başlayabilir

Çocukta görülen her horlama, çok büyük geniz eti ve bademciği var ve cerrahi müdahale gerektiriyor demek değildir.  Tedavide ilk aşama, çocuğun bademcik ve geniz etinin ne büyüklükte olduğunu belirlemek, çocuğun sık geniz eti ve bademcik enfeksiyonu geçirip geçirmediğini belirlemek yada çocuğun şikayetlerinin alerji kaynaklı olup olmadığını ayırt etmektir.  Yetişkinlerde endoskopik muayene değerlendirme için yeterli olurken, uzun süre hareketsiz kalamayan çocuklarda geniz bölgesini ve hava akışını belirleyecek özel görüntülemeler bulunmaktadır. Geniz eti ve bademciğin büyümesi solunum yollarını aşırı derece kapatmıyorsa, alerji ya da enfeksiyona bağlı geçici bir solunum sıkıntısı varsa ilaç tedavisi olumlu sonuçlar verebilmektedir. Uzun süren burun tıkanıklığı ve üst solunum yolu tıkanıklığı olması  veya sık geniz eti veya bademcik enfeksiyonu geçirme gibi cerrahi müdahale gerektiren durumlarda kısa bir dinlenme süresinin ardından çocuklar tekrar günlük yaşamlarına dönebilmektedir.

11 Ekim 2016 Salı

KRONIK AGIZ KOKUSU

Ağız Kokusunun Nedenleri

Genellikle ağız içi ya da sindirim sistemi ile ilgili sorunlardan kaynaklandığı düşünülen ağız kokusu; sinüzit, bademcik, farenjit gibi kulak burun boğaz hastalıkları nedeniyle de ortaya çıkabiliyor. Farklı hastalıkların habercisi olabilen ağız kokusu, kişide özgüvenin kaybolmasına neden olarak sosyal yaşamı da olumsuz etkileyebiliyor.


PEK ÇOK KULAK BURUN BOĞAZ SORUNU AĞIZ KOKUSU YAPIYOR
Ağız hijyeni ile birlikte diş ve dil temizliğine özen gösterilmesi oluşan ağız kokusunun giderilmesinde önemli yer tutmaktadır. Ağız ve diş sağlığından kaynaklanmayan ağız kokuları ise; bademcik, sinüzit gibi hastalıkları akla getirebilir. Sinüzit ağız kokusunun yanı sıra kişinin kendisini halsiz hissetmesine, baş ağrılarına, burun akıntısına neden olmaktadır. Özellikle kronik sinüzitte ağız kokusu hastaların pek çok çoğunda başlıca şikayetler arasındadır. Bademcik taşları da ağız kokusunun önemli nedenlerinden biridir. Bademcik taşları, bademciklerin gözeneklerini dolduran ölü dokuların, salgı ve yemek kalıntılarının birikmesi nedeniyle olmaktadır. İçeriğinde kalsiyum ve magnezyum bulunabilir. Ağızda çürük yumurtaya benzer bir koku olmasının nedeni ise bademcik taşlarını kaplayan bakterilerdir. Üst solunum yolu hastalıklarından sinüzit, farenjit, kronik tonsillit, burun tıkanıklıkları veya solunum yolunda ortaya çıkan tümörler ağız kokusuna neden olabilmektedir.


EVDEN LİMON YİYEREK ÇIKIN
Ağız kokusunun sadece sabah saatlerinde yaşandığı durumlar genellikle uyku sırasında tükürük akımının azalmasından kaynaklanmaktadır. Uyku sırasında ağzın açık kalmasıyla oluşan kuruluk, bakteri ve buna bağlı olarak gaz oranının yükselmesine neden olmaktadır. Gün içinde genellikle azalan bu tür ağız kokularını gidermek için bol su içerek ağzın nemli kalması sağlanmalıdır. Ağız kuruluğuna neden olan burun eğriliği, burun eti büyüklüğü ya da alerji gibi durumlar giderilmelidir. Tükürük salgısını arttırması için limon yemek ya da şekersiz sakız çiğnemek sabahları oluşan ağız kokusunu gidermek için etkilidir.


BİTKİSEL BESLENMEYE ÖZEN GÖSTERİN
Ağız kuruluğu, diş ve diş eti enfeksiyonları, sigara, alkol tüketimi gibi faktörlerin tetiklemesiyle dil üstü yapıda fonksiyon bozukluğu görülebilmektedir. Dil üzerinde biriken bakterilerin tükürükten ve besinlerden gelen proteinleri uçucu kükürtlü bileşiklere çevirmesi rahatsız edici ağız kokuları oluşturabilmektedir. Beslenme düzeninde daha çok bitkisel ürünler bulunan kişilere göre et ağırlıklı beklenen kişilerde protein yıkımı daha fazla olduğu için rahatsız edici ağız kokusu gelişebilmektedir.
Ağız kokusundan korunmak için…
  • Diş ve dil üzeri günlük düzenli fırçalanmalı
  • Diş araları diş ipi ile temizlenmeli
  • Sigara ve alkol kullanılmamalı
  • Ağız içinin nemli tutulması için bol su tüketilerek şekersiz sakız çiğnenmeli.
  • Sarımsak, soğan, pırasa, lahana gibi ağız kokusunu arttıran yiyecekler daha az tüketilmeli.
  • Gece geç saatte yemek yemek gibi reflü şikayetlerini arttıran durumlardan uzak durulmalı
  • Şikayetler geçmiyorsa mutlaka uzmana başvurulmalıdır.

https://www.sagligimicinhersey.com/2016/09/agiz-ve-dis-sagligi/agiz-kokusunun-nedenleri/